Over Dokusu Dondurulması

Over dokusunun dondurularak saklanması, fertilite koruyucu yöntemler arasında önemli bir yere sahiptir. Çoğu zaman, gonadotoksik tedavilerin vakit geçirilmeden başlanması gereken hastalarda, ovulasyon induksiyonu, oosit toplanması, oosit veya embriyo dondurulması için gerekli zaman bulunmamaktadır. Aynı şekilde prepubertal kız çocuklarında ovulasyon induksiyonu bir alternatif olamamaktadır.

Bununla beraber, orak hücreli anemi, talasemi major, aplastik anemi gibi kemik iliği transplantasyonu gerektiren kan hastalıklarında, immunosupresif tedaviye cevap vermeyen SLE, romatoid artrit gibi immun sistem hastalıklarında, Turner sendromu gibi prematur over yetmezliği durumlarında, endometriosis gibi cerrahi gerektiren benign over hastalıklarında, over dokusunun dondurularak saklanması fertilitenin korunması için iyi bir alternatiftir(1).

Over dokusunun dondurulup saklanması ve çözüldükten sonra tekrar fonksiyon göstermesi, 50’li yıllarda yapılan ilk çalışmalarla kanıtlanmıştır(2). Hatta, yapılan fare çalışmalarında, bu şekilde gebelikler elde edildiği gösterilmiştir(3). Ancak o yıllarda, bu çalışmalar pratik ve klinik kullanım alanları bulamadığından ilgiyi kaybetmiştir.

90’lı yıllarda, laboratuar ve özellikle kriyo-teknoloji alanındaki gelişmeler sayesinde, konu tekrar populerlik kazanmış, özellikle İngiltere’den büyük bilim adamı Roger Gosden’in yaptığı çalışmalar, over dokusunun dondurularak saklanması ve transplantasyonu çalışmalarının bel kemiğini oluşturmuştur(4).

2000’li yılların başında yaptığımız çalışmalarla, dondurulmuş-çözülmüş over dokusunun insanda da canlılık ve fonksiyon gösterdiği kanıtlanıştır(5). Bu ilk insan çalışasında, daha önceden dondurularak saklanan over doku parçacıkları, uygun koşullarda çözüldükten sonra, laparoskopik yöntem ile fossa ovarika da oluşturulan peritoneal cep içerisine yerleştirilmiştir.Operasyondan yaklaşık 15 hafta kadar sonra, gonadotropin stimulasyonu ile folikül gelişimi, östrojen ve sonrasında progesteron artışı saptanmıştır. Bu ilk olgudaki hormonal faaliyet yaklaşık 10 ay kadar devam etmiştir.

Over rezervini tehdit eden ve gelecek fertilite şansını azaltan her durum over dokusunun dondurularak saklanması için bir endikasyon olabilir. Ayrıca, kanser tedavilerinde herhangi bir gecikmeye yol açmaması, prepubertal olgularda kullanılabilmesi, partner gerektirmemesi, over stimulasyonuna gerek kalmadan çok sayıda primordial folikülün korunmasına olanak sağlaması ve endokrin fonksiyonlarının da restorasyonunu sağlaması gibi avantajları nedeniyle diğer fertilite koruyucu yöntemlere tercih edilebilir. Bununla birlikte invazif prosedürler gerektirmesi, transplantasyon sonrası folikül kayıplarının görülmesi ve potansiyel olarak malign hücrelerin vücuda transplante edilmesi gibi bazı dezavantajları mevcuttur. Her ne kadar bu dezavantajlar ve düşük başarı oranları nedeniyle halen “deneysel prosedür” olarak kabul edilse de bu dezavantajların giderilmesi konusunda bir çok ilerleme kaydedilmiştir(6).

Over doku örnekleri laparoskopik yöntemle veya başka cerrahi girişimler sırasında elde edilebilir. Alınan doku örnekleri, primordial folikülleri içeren kortikal katmanı ayrılacak şekilde diseke edilir ve uygun kriyoprotektan mediular içerisinde dondurularak saklanabilir.

Dondurularak saklanan kortikal over dokusu örnekleri, cerrahi prosedürlerle tekrar transplante edilecekleri yere konulabilir. Transplantasyon alanları ortotopik (overlerin orijinal olarak bulundukları yere) veya heterotopik olarak (örn. Ön kol, abdominal duvar vb.) olabilir.

Son yıllarda over dokusunun dondurularak saklanması ve transplantasyonu ile ilgili çalışmalar hızla gelişmekte ve daha iyi dondurma protokolleri , en efektif transplantasyon alanlarının tespiti, transpalntasyon sonrası folikül kaybının minimize edilmesi ve malign hücre implantasyonu riskinin elemine edilmesine yönelik olarak devam etmekte, bu metod ile elde edilen gebelik oranlarının iyileştirilmesine çalışılmaktadır.

2017 yılında yayınlanan bir çalışmada, over dokusunun dondurularak saklanması ve sonrasında transplantasyonu metodu ile 130 canlı doğum gerçekleştiği ve sayının artarak devam ettiği bildirilmiştir. Sonuç olarak, metodun fertiliteyi korumada etkin bir yöntem olduğu ve artık deneysel bir prosedür değil kanıtlanmış bir yöntem olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir(7).

Ref:

1 – Practice Committee of American Society for Reproductive Medicine. Ovarian tissue cryopreservation: a committee opinion. Fertil Steril. 2014, May;101(5):1237-43.

2 – Parkes AS, Smith AU. Regeneration of rat ovarian tissue grafted after exposure to low temperatures. Proc R Soc Lond B Biol Sci. 1953 Jan 15;140(901):455-70.

3 – Parrot D. The fertility of mice with orthotopic ovarian grafts derived from frozen tissue. J. Reprod. Fert.1960. 230-246.

4 – Carroll J, Gosden RG. Transplantation of frozen-thawed mouse primordial
follicles. Hum Reprod. 1993 Aug;8(8):1163-7.

5 – Oktay K, Karlikaya G. Ovarian function after transplantation of frozen, banked autologous ovarian tissue. N Engl J Med. 2000 Jun 22;342(25):1919.

6 – Ethics Committee of the American Society for Reproductive Medicine.Fertility preservation and reproduction in patients facing gonadotoxic therapies: an Ethics Committee opinion. Fertil Steril. 2018 Aug;110(3):380-386.

7 – Donnez J, Dolmans MM. Fertility Preservation in Women. N Engl J Med. 2017 Oct 26;377(17):1657-1665.

Dr. Güvenç Karlıkaya

REF;

1 – Practice Committee of American Society for Reproductive Medicine. Ovarian tissue cryopreservation: a committee opinion. Fertil Steril. 2014 May;101(5):1237-43.